Geçerken uğradım laneti..


Ne zaman rahatlamak sebepli film seyredecek olsam hemen Woody Allen filmlerini karıştırırım. Hangisini seyretmemiştim, hangisini bir defa seyretmenin yetmeyeceğine kani olmuştum, şöyle bir gözden geçiririm. Gri hücrelere çok fazla veri girişi olduğunda, bu zaten handiyle hantal olan paşaları iyice tembel edermiş. Bu faraziyeyi işte bu Allen'ın 2001 yılında camiaya kazandırdığı Akrebin Laneti (The Curse Of The Jade Scorpion)'nden yola çıkarak kurdum. O diyordu ki; "Her zaman yanlış karar veriyorsun. Çünkü onları buradan (kafadan) veriyorsun, burdan (kalpten) değil. Burada alınan kararlar (kafa), burada alınanlar kadar (kalp) güvenli değildir,
çünkü bunlar gri hücreler ve bu da kan.
Kan tüm vücudunda dolaşır.
Ortalığın halini bilir. Durumun ne olduğundan haberdardır.
Fakat burda, gri hücreler sadece yatar ve düşünür."
Kendi çapında bir sigorta şirketinde çalışan iki zıt insanın, olsa olsa lanetli bir akrebin çöpçatanlığıyla bir araya gelebileceğini Woody Allen'ın dahiyane espritüellik felsefesi çerçevesinde seyrederiz bu filmde. Helen Hunt tahammül edilemez bir sivri zekayı oynarken, Woody Allen çoğu dahil olduğu filmlerindeki gibi tercih edilmeyen subkategori erkeği oynar. Aynı kanı üzerinde bulunma ihtimalleri hemofili olmayan dişi ile hemofili olan eril dölün birleşmesinden doğacak dişinin hem renk körü, hem hemofili hem de buruşuk-sarı olma ihtimalinden kat be kat düşüktür. İşbu farklı bir gezegen tasavvuru bu problemi çözebilir.
Ama biyolojik yöntemleri kulak ardı edip üstüne de bir adet malbora sıkıştıran başka bir yöntem vardır ki o da bizzat akrebin lanetidir. Konstantinopool, Madagaskaarr.. ikilisi arasında keyif kahyalığı yapan bu iki anti kişilik, kendi sigorta şirketlerinin korumasını üstlendiği müşterilerinin mallarını -metazorik olarak- araklar. Tipik bir romantik komedi olması beklenilen film içine aksiyonun da karışmasıyla bol bol heyecan kazanır. Sonra bir hırsızı başka bir hırsız mı yakalayabilir, neden akıllı kadınlar aptal erkekleri seçer yada aptal olması muhtemel kadınlar şekil şemal umursamaksızın akıllı erkeklere tav olur, bunları düşündürür.

Ben seyrettim, dediklerim oldu. Beni en çok eğlendiren ise Woody Allen'ın her filmde geçerken uğramasıydı (drop by). Mesela iş arkadaşının evinin anahtarının kopyasını çıkarıp uğramak. Bir de ömür boyu başarı ödülü alıp hapishaneye tıkıldığında yaşayacağı en büyük hüznü bir ömür erkeklerle duş alma korkusu gülmeye değer.

Curse Of The Jade Scorpion (2001) / Woody Allen

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Olmayana Ergi Yöntemi

Ağlayan Çayır, ağlayan Eleni, ağlayan Helen..

Çöplük